Bumerang - Yazarkafe

19 Nisan 2018 Perşembe

Moskova'da bir kış, ilk kış...

Tam bir kış geçirdim sayılmaz Moskova' da, Ocak ortasında bir ay kadar Türkiye'deydim ama yine de bir kış deneyimimin olduğunu düşünüyorum. Zaten Türkiye hava şartlarına göre bakarsak kış Ekimde başlıyor, Mart da dahil ancak bitiyor... Ben Ekim ayında -5 derece gördüm, rüzgar ile birleşince polar mont ve kaşe kabanla nerdeyse zatürre oluyordum. Ve başladım burdaki kışlık kıyafetleri incelemeye. Beni bu dönemde Columbia mont gerçekten kurtardı, kötü hava yoktur yetersiz kıyafet vardır sözüne inandım. Termal kıyafetler üzerine montla -15 i gördüm pek de üşümeden. Kışlıklar için mağaza gezerken uluslararası ve yerel bir çok kışa, yağmura, soğuğa özel marka keşfettim. 0 dereceden -25 e mont çeşitliliği...İnce ve dayanıklılar, su geçirmez önemli hele ki dışarda tepinen çocuklar için. Çeşit çeşit termal kıyafetler var, ince bir takım, üzerine de polar gibi bir takım ve montu giy, -25 e dayanıklı dediler... Çocuklar için tulum montlar zaten var ama büyüklere özel de kayak kıyafeti gibi alt üst harici tulum kıyafetler var ki bence giy çık sürekli gez için çok pratik görünüyor. Türkiye'de bu kadar çeşit vardı da ben mi görmedim hiç bilmiyorum, belki dikkat etmemiş, ihtiyaç duymamışımdır... Örneğin Ecco marka botlar, burda da en çok tavsiye edilenlerden ben Türkiye' de olduğunu bile bilmiyordum, mağazalarını gördüm, biraz da algı ve ihtiyaç ile ilgili demekki.
Geçenlerde Instagramda fotoğraf paylaşmaştım, doktorlar bebekler doğumdan itibaren günde 3 saat dışarda vakit geçirsin diyor, ama bebek yatan pozisyonda pusette öyle sıkı giydirilip, çevresi kapatılıyor ki, nerdeyse kurşun geçirmez:))) Nefes alsa yetiyor yani. Çocuğu gezdirirken senin de iyi giyinmen şart, ben tulum modelli annelere bayılıyorum.
Gelelim aktivitelerine. Açık, kapalı her alanda, her parkta buz pateni alanı var, ücretli, ücretsiz, küçük, büyük çeşit çeşit... Pateni ister al, ister kirala, istersen kendininkini getir... Kızaklar, bizim poşette kaymalarımız yerine binbir çeşit kazanmış, sert plastik, çadır/ çuval kumaşı, yumuşak lastik gibi plastiklerden, tekerlek gibi modeller, çeşit çeşit büyük küçük çeşit çok fazla. Nehir donduğu için yukardan nehire doğru kayıyorlar. Çocuk parklarının önünde bile kar biriktiyse kayma aktivitesi başlıyor. Çocuğu çekebileceğin kızaklar da değişik modeller mevcut. Nehiri kırıp balık tutan amcalar da gördüm. Kayaklarla nehir üzerinde, parklarda yürüyüş ve kayak yapanlar var, düz alanlarda ama yapılabiliyor demekki... Nehire girip yüzdüklerini biliyorum, teklif aldım ama denemedim tabi ki. Kışın evler dışındaki saunalar çok keyifli. Otellerde ya da dacha  dedikleri bağ evi, yazlık ev gibi olan şehrin dışındaki müstakil evlerde mevcut.
Bu sene çok soğuk olmadı, -17 ler gördük sadece. Geçen sene -30 a kadar soğumuş hava. Ancak kar çok yağdı, şehir merkezinde 1 metre civarı oldu. Ama yollar hep açık, kaldırımlar mümkün olduğunca temizleniyor... Ulaşım aynı şekilde devam ediyor, yani aslında hayat durmuyor sadece biraz üşüyorsun. 
Ve aklımdaki son konu, okullarda çocukları dışarı çıkarma konusu. Ben sadece 3,5 yaş kızım için yarı özel, yarı devlet kreş keşfimi net anlatabilirim ama diğer okullarda da bu böyle. İlkokul ve üst seviye nasıl bilemiyorum... Tüm gün iki kere -15 üstündeyse hava hava durumuna göre en azından 10-15 dakika tüm çocuklar dışarı çıkarılıyorlar. Soğuklarda hepsinin tek tek üstü değiştiriliyor, termaller, montlar sonra dışarda oynama sonra tekrar hepsini tekrar soy, giydir, oldukça uğraştırıcı bir süreç. Biz anneler tek çocukla bu giyin soyun işine üşenip dışarı çıkmayız oysa...
Şimdi nisanda nihayet kar bitti, hoşgeldin yağmur, çamur... Kar ile kış, sıcaklığı yeşilliği ile yaz güzel ama bu mevsim yağmur çamur zor diyorlar, bakalım...Hoşgeldin bahar!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder