Bumerang - Yazarkafe

23 Ağustos 2019 Cuma

Kendini sevmeyen başkasını sevemiyor...

Ben de olabilirdim, sen de olabilirdin...bir erkek de olabilirdi zaten bu şiddeti yaşayan. O kadar sevgisiz büyümüş ki, sevgi göstermek, sabır, şefkat, emek zaten herkes bir haber üstelik başka birinin, karşısındakinin, üstelik çocuğunun annesinin babasının mutluluğunu, onsuzluğunu, iyi olmasını çekemiyor...şiddeti kadına mı gösterdi? Bu adam kendini sevmiyor, çocuğunu sevmiyor ki. o kadar sevgisiz ki, o kadar çoklar ki, bu yüzden bu ilk değil, son da olmayacak...ne duyarlıların gözyaşı bitecek, ne çocukların... keşke ümitli olabilsem. Bana düşen içimdeki sevgiyi beslemek, elimdeki çocuğu sevgiyle büyütmek, çevreme ama özellikle çocuklara sevgi vermek...peki bu gelecekten korkmamıza engel mi, o tırnağına kıyamadığın çocuk bir sevgisize rastlayınca ne olacak??!!! 😔izlemedim,izleyemem annenin susuş ve gücünü, çocuğun acısını...goethe nin dediği gibi bu dünya hassas kalpler için cehennem... güzel çocuklar yetiştirmeliyiz. Büyürken bizim içimizdeki çocuk acı çektiyse bile şimdi inadına ona da çocuklarımıza da iyi bakmalıyız... inanırım herşeyin başı sevgi ve saygı... klişe laflar anlamsız değil ciddi gerçek geliyor yıllar geçtikçe... başkasının acısında gözün doluyorsa insansın ama bir şey yapamamak asıl acı...Yapılabilecek bir şey olduğunda yapılmalı. Bazen sessizce sokakta mendil satan çocuğa gösterdiğimiz sevgi kurtaramaz mı dünyayı, herkes bir parça denese... kendini sevmekle başla, içindeki çocukla tanış. Varsa ki vardır yaraları onu da sar. Gücün vardır. Nelerle başetmiyoruz ki?

Nasıl bir şey haklı çıkarabilir kendi çocuğunun önünde annesini, eski eşini öldürmeyi? Nasıl bir kalp, ne kadar sevgisiz ne kadar bilinçsiz... Nasıl akıl almaz nasıl kalp dayanmaz bir hayat...

Kızım için ve tüm çocuklar için sevgi diliyorum... Gelecekten korkarken inadına güzel çocuklar yetiştirmek için iyi olup yeni güne uyanmak gerek diyorum...

İlişkilerin kölelik değil sevgi üzerine kurulabildiği (ki bu tartışmasız bir itaat değil), Ayrılmanın tüh vah durumu değil, bir mutluluk tercihi olduğunun anlaşılıp, saygı duyulduğu, çocuğa sahip çıkılabildiği, güç savaşsız , savaşmalı değiş sevişmeli dünyalara. Bunu isteyecek çocuklara... bunu sağlayabilen anne babalara...Kendini sevmeyen adam/kadın başkasını sevemiyor...

35 yaşımda yapmam dediğim herşeyi yaparken, yadırgamamayı, kınamamayı derince öğrenmişken bir tek sevgisizliği görmek istemem, gösterme Allahım hiç birimize...Amin.

9 Ağustos 2019 Cuma

Bitmeyecek gücüm, azmim, sevgim, inancım...

Olumsuz cümleler kurmayım diyorum...Başka türlü ifade edemiyorum. Bunu da öğreneceğim. Öğrenmek bir süreç ya yaşam boyu...Daha ortasındayım hayatın çok yol var, yaşanacak çok şey, öğrenecek çok şey, paylaşılacak çok şey... Çok güleceğim, mutlu olma sözüm var kendime. Ağlayacağım da çünkü bu benim, çünkü bu hayat...
Ayrılık ve gözyaşından çıkan, zayıf ve güçlü noktam kızımdan yola çıkarak, başladığım yazı yine bambaşka bir yola giderken aslında olumsuz cümlem: ‘her ayrılıktan nefret ediyorum’du. Belki de güçsüz noktam... Aslında bu bir güç savaşı da değil... 3,5 ay önce korkarak kızımı bıraktığım bir yabancı giderken, miniğim ağladı, nazlandı, gitmesine izin vermedi. Abartayım: içimi dağladı:)
Bir yabancı nereye geliyor hayatında,bir her şeyim sandığın nerelere gidiyor hayatta...Hayat bazen zor, biraz karışık...Ya da o an bize zor geliyor...Herkesin derdi kendine ağır ya, bu yüzden sabredebilmeli kim ne ile sınanıyor pek de bilmiyoruz...Küçük bir çocuğu güçlü görmek istemek... Kırılmasına üzülmesine kıyamamak...Bazen duygularla başetmek gerçekten zor...Bir yolu bulunur elbet. Yeter ki yalnızlıkla, mutsuzlukla, sağlıkla, çaresizlik hissiyle sınanmayalım...Hoşgeldin belirsizlik, endişe ama iyi ki varsın gücüm, azmim, sevgim, inancım...

8 Ağustos 2019 Perşembe

Yıllar çalışarak geçerken...

Yine bir boğazım düğüm düğüm sabahı... Hem heyecan hem endişe... Sevinç ve üzüntü yanyana olabiliyor kesin. Neredeyse iki sene olmuştu işi bırakalı, şimdi yeniden başlangıç... İşi bırakmak, işe başlamak pek önemli değil de bir çocuk bırakmak ardında çok zor çok. Çoğunluğun aynı durumda olduğunu bilmek avutmuyor. Onu iyi şartlara bırakmış olmak, onun için de iyi şartlar bırakıyor olmak avutmuyor... 
Yeniden merhaba endişe, merhaba bakıcı, merhaba okul, merhaba kamera takip, merhaba gizli dedektiflik :)) merhaba iş hayatı, merhaba mesailer, merhaba kaprisler, merhaba yeni arkadaşlıklar, tanışıklıklar, merhaba nefes...
Yaşanılanları bir Allah bilir... Kim ne derse yalan, kim ne derse kendi bakış açısı...Yaşanacakları da öyledir, Allahım sen güzel bir yol yap bana ve kızıma, çok isteğim yok bilirsin

22.4.19 9.15 @metrobüs