Bumerang - Yazarkafe

6 Ekim 2019 Pazar

İçimizdeki egolar mı dersin savaş mı...

Aslında sadece bir fotoğraf ile klasik içimizdeki çocuğa da sahip çıkalım diyecektim ama içimizdeki yetişkin ve ebeveyne değinmeden yapamadım.
Hiç ama hiç haddime olmayan bir konuda zaten ağırlıklı alıntılarla yazacağım. Bu ara oldukça gündemimde ve sorguladığım bir psikoloji yaklaşımı...
Kurucusu Eric Berne olan Transaksiyonel Analiz davranış kuramı...
Diyor ki içimizde hayat boyu devam 3 ego var, çocuk, yetişkin ve ebeveyn. Bunlar dinlenip, hepsinin ihtiyacı giderilmezse, birbirleriyle anlaşamazsa mutlu olma şansın yok caanımm :)
Bir eğlenceye gittiğinde umarsızca eğlenirken, beğendiğin istediğin şeyi şartlardan bağımsız alıp mutlu olduğunda, sorgulamadan aşık olduğunda, büyüyüp de yaramazlık yaptım dediğinizde, bazı kıskançlıklarda bu ego devreye gidiyor. Ben yeni tanıyorum kendisini, seviyorum da çok ama meğer onu bastırıyormuş içimdeki ebeveyn ve bazen de yetişkin belki... Ana konu yine denge tabi. Hep bilmek kolay, uygulamak zor:)
Ve sonra bir ebeveyn varki içimizde neler neler öğretmiş bize neler neler öğretilmiş, ezberletilmiş. Hala terli terli su içme diyoruz ya o konuşuyor işte:) yanındaki 30 yaşındaki adama montunu giy diyen de ebeveyn...adam 30 yaşında canım 30!, kendi düşünebilir, düşünebilmeli en azından:) Ebeveynlerimizden, büyüklerimizden, toplumdan öğrendiğimiz çok da sorgulamadığımız ezberler. Bazen gülmeye hakkım yok hissedersiniz ya, ne bileyim sınavdan kalmışsın, tatil senin neyine gibi bir his varsa içinde bilki içindeki ebeveyn yargılıyor seni. Susturmasan da farket, onu dinlemeli misin, doğru mu sorgula... 
Yetişkin tatlım tam benlik:) ama tam benlik demek çok da mantıklı, çok da mutluluk verici değil yani... Dengeli, mantıklı, artıyı eksiyi düşünen, hesaplayan, planlayan egomuz bu. İş hayatında çok işe yaradığı kesin, en çok da orda kullandığımız... Param yok, bu kadar borçla ev alamam diyip önce para biriktiriyor, uygun olanı arıyorsanız yetişkin ego devrede. Ben buna ağırlık vermişim, ölmüş içindeki çocuk, konuşmuyormuş ne zamandır, şimdi bir bir hepsini dinlemeye çalışıyorum. Çoook başındayım ama yolun. Bi düşünün bakalım siz neler yapıyorsunuz? Hangisini dinliyorsunuz, hepsiyle iletişim kurabiliyor musunuz? Dengeyi kurmayı öğrenemedim, hangisi doğru bilmiyorum, öğrenirsem bir gün yazarım ama ilginizi çekerse kaynak çok bu konuda biraz arama motoru karıştırmak bile çok fikir veriyor.

Hayat denemek ve öğrenmek üzerine. Bizim ve sevdiklerimizin farkındalığının artması dileğimle...

Bir çok kaynaktan birini seçtim burda:

http://erkantozluyurt.com/uc-psikolojik-gerceklilik-ebevyn-yetiskin-cocuk-ta-1

‘’Berne, TA Kuramını ilk ortaya attığında insanlar üzerinde yaptığı gözlemler ve ani değişimlerden çok etkilenmiştir. Örneğin; oyuncağını çalıştıramayan küçük bir erkek çocuğunun gözyaşlarına boğulmasında, telefonun en sonunda çalması ile gamlı yüzü bir anda coşku ile dolan ergen kızda, iş yaşamında aldığı bir başarısızlık haberi sonucuna yüzü sararan ve titremeye başlayan bir iş adamında, oğlu ile anlaşamayınca yüzü taşlaşan baba da…Bu değişimi yaşayan insanlar kemik ve kas yapısı, deri ve giysiler anlamında aynı kişilerdir.
Peki, içeride değişen nedir? Değişim nereden başlayıp, nereye kadar gitmektedir?
İşte Eric Berne’i TA’ının ilk dönemlerinde büyüleyen sorular bunlardır.
Aslında yukarıda geçen örneklerdeki durumlar, günlük yaşamda her an gözlemlediğimiz, tanık olduğumuz durumlardır. Bu durumlar bir durumdan diğerine değişim gösteren tavır, görünüm, kelimeler ve jestlerle belirgindir.
Bir iş günü içinde son derece önemli toplantılara giden ve rasyonel kararla veren bir iş adamı, çocuğu için okulundan gelen bir telefona birden sinirlenebilir, eski bir arkadaşı aradığında kahkahalarla bir çocuk gibi rahatça gülebilir.
Yukarıdaki vakaya bakıldığında duyguların hâkim olduğu küçük bir çocuk, kendini haklı/üstün gören ebeveyn ve bir de yetişkin mantıklı bir iş adamı.’’http://erkantozluyurt.com/uc-psikolojik-gerceklilik-ebevyn-yetiskin-cocuk-ta-1